Amerika’nın En Ünlü Şehirleri

“Amerika” dediklerinde aklına ne geliyor? Cevabın Özgürlük Heykeli, Abraham Lincoln, Hollywood veya Super Bowl olabilir. Ancak Amerika’da bundan çok daha fazlasını bulabilirsin. 

Gece eğlencesinin merkezi Las Vegas’tan tatillerin vazgeçilmez mekânı Miami ve film ve müzik endüstrisinin merkezi Los Angeles’a kadar birçok şehir, turistlerin en vazgeçilmez seyahat noktası olarak kabul ediliyor. 

Amerika’nın en ünlü şehirleri hakkındaki önemli özellikleri senin için bir araya getirdik… 

New York City

New York City Amerika’nın en fazla nüfusa sahip olan şehri. Büyük bir metropol olan bu şehir aynı zamanda içerisinde çok farklı kültürleri de bir arada barındırıyor. Dolayısıyla Amerika’da farklı etnik kökenlere sahip insanların da en çok bir arada bulunduğu şehir New York City. 

Bu şehirde yaşam oldukça hızlı ilerliyor ve Amerika’da bulunan birçok şehrin o sakin, banliyö havasından çok daha uzakta. Her ne kadar iş yükünün fazla olduğu bir şehir olmasa da burada gece yaşamı hiç bitmiyor. 

New York City’de görülmesi gereken yerler arasında Empire State Binası, Rockefeller Center ve The Metropolitan Müzesi gibi çok önemli noktalar var. Chinatown ve Harlem gibi yerler de şehrin ne kadar multikültürel olduğunun en büyük kanıtı. 

Los Angeles

Los Angeles, Amerika’nın en kalabalık ikinci şehri ve New York City ile beraber turistlerin büyük bir çoğunluğunun seyahat noktası. 

Chicago ve New York City’nin aksine bu şehirde toplu taşıma araçları çok fazla kullanılmıyor. Hatta bir yerden bir yere yürüyerek giden insan sayısı da çok az. Oldukça geniş bir alanı kaplayan Los Angeles hem dev tekstil ve kozmetik mağazalarına ev sahipliği yapıyor hem de film ve müzik endüstrisinin merkezi olarak birçok yabancı turisti şehre çekiyor. 

Disneyland, Los Angeles Sanat Müzesi ve Universal Studios bu şehirde bulunuyor! 

Chicago

New York City ve Los Angeles’tan sonra Amerika’nın en kalabalık şehri olan Chicago; yüksek binaları, denize olan konumu, ünlü pizzası ve Frank Sinatra’nın memleketi olması gibi özellikleriyle turistlerin ilgisini çekiyor. 

Şehir oldukça hayat verici ve enerjik. Şehrin sakinleri basketbol, beyzbol ve Amerikan futbolu gibi sporlara oldukça önem veriyor ve spor, hayatlarının büyük bir kısmını kaplıyor. Aynı zamanda Amerika’daki birçok kaliteli restoran Chicago’da bulunuyor. Broadway’in yuvası, Amerikan tiyatrosunun merkezi de Chicago’da bulunuyor. 

Washington DC

Washington DC her ne kadar politikanın merkezi ve turistik bir şehir olarak görünmese de birçok tarihi müzeye ev sahipliği yapıyor. Özellikle Amerikan tarihini yakından öğrenmek isteyen turistlerin ilk durağı bu şehir oluyor. 

George Washington’s Mount Vernon, National Museum of Women in the Arts, National Museum of African American History and Culture gibi pek çok müzeye ev sahipliği yapan Washington DC, çoğu tarih severin ziyaret ettiği bir şehir. 

Boston

Amerika’da bulunan şehirlerin içerisinde en fazla Avrupa etkisine sahip olan şehrin Boston olduğu iddia edilir. Hem Amerika’nın en eski şehirlerinden biri olması hem de binalarında Avrupa esintileri bulunması bu tezi daha da gerçek kılar. 

Şehrin içerisinde kolaylıkla yürünebilir ve doğal güzellikler keşfedilebilir. Dünyada hem şehir hayatının hem de doğal yaşamın en güzel harmanlandığı şehirlerden biri de Boston olarak kabul edilir. Boston Public Garden, Charles River Esplanade gibi ünlü yerleri mevcuttur. 

Miami

Miami, daha çok yaz tatilleri için turistlerin ve Amerika’da yaşayan insanların vazgeçilmez seyahat noktası olsa da yılın her günü birçok turisti bölgesine çeker. Ancak Miami sadece otelleri, sahilleri ve gece hayatı ile ünlü değildir. Şehrin içerisinde Pérez Art Museum ve Patricia & Phillip Frost Art Museum gibi ünlü müzeler vardır. 

Las Vegas

Mojave Çölü üzerine kurulu Las Vegas, her ne kadar demir yolu trafiği için kurulmuş olsa da zaman içerisinde dünyanın en büyük eğlence merkezlerinden biri haline gelmiştir. Her yıl milyonlarca insan Las Vegas’ın gece hayatını, gazinolarını, gece kulüplerini ve otellerini görmek için bu şehre gelir. Fremont Street, yanardağ gösterileri ve Neon Müzesi ile Las Vegas sanki çağımızın çok ötesinden gelen bir şehir gibi!